Sam ve Dean Winchester, malûmunuz Supernatural dizisinin karakterleri. Annelerinin Sam’in doğumu esnasında ölümü ve babalarının onlarla ama onlarsız bir hayat sürmeye başlaması… Dean, babasından aldığı aileyi bir arada tutma ve kollama görevini yerine getirmeye çalışırken, Sam ilk fırsatta evden uzaklaşıp, babası ve Dean’i yalnız bırakan kardeş. Aynı zamanda annesinin ölümünden dolayı da uzunca bir süre vicdan azabı duyan da yine Sam. Sam ve Dean’i birbirinden ayrı düşünmek pek mümkün değil. Bunu altı sezon(8. sezona uzadı;) boyunca izlediğimiz bölümlerden anlıyoruz. Aralarındaki abi-kardeş ilişkisi ne kadar çok, her an kopmaya meyilli gözükse de aslında çok kuvvetli. Dean kadar güçlü duran bir kardeşin Sam’i kaybetme düşüncesiyle yıkılmasından, Sam’in de Dean’i kaybetme düşüncesiyle harap olmasından, hayattan kopmasından bunu anlayabiliyoruz. Sam ve Dean’i daha iyi anlayabilmek için aralarında geçen diyaloglardan bazılarını aktarmak yerinde olacaktır:
Dean: Efsaneye göre Mordechai sadece kızlara saldırıyor sanıyordum
Sam: Evet öyle.
Dean: Tamam. Bu neden senin peşinden geldiğini açıklıyor, ama neden ben?
Sam: Çok komiksin.
—–
Dean: Hadi sammy o kızı görmeye gitmeliyim, bu son dileğim.
Sammy: Daha kaç tane son dileğin olacak dean?
Dean: Zorlaya bildiğim kadar.
—–
Sam: Ben bu kimliği kullanmam ahbap.
Dean: Neden?
Sam: Bu kimlikte Bikini Müfettişi yazıyor.
Dean: Sadece göster,farketmezler..
—–
Sam: Dean, Andy Impala’yı almış!
Dean: Biliyorum.istedi, ben de verdim.
Sam: Ne yaptın?
Dean: Beni Obi-Wan’ladı. Zihin kontrolü, oğlum.
Dean: Beni Obi-Wan’ladı. Zihin kontrolü, oğlum.
—–
Dean : Ne dersin Scully,gidip bir bakalım mı?
Sam : Ben Scully değilim,sensin Scully.
Dean : Hayır,ben Mulder’ım.Kızıl saçlı hatun sensin.
